Merhaba ben Furkan, 28 yaşında, 1.70 boyunda, 65 kiloda, kumral kısa saçlı, ancak pek yakışıklı olmayan biriyim. Hatta öyle ki, Radyo programına başlayıncaya kadar pek kız arkadaşım bile olmamıştı. Ama Radyoya girdikten sonra tam anlamıyla sikim kıymete bindi. Geceleri şiir programı yaparım. Sesimin etkileyici olduğunu söylerler.

Yine böyle bir gecede kendimden geçmiş bir halde şiir programı yaparken, Radyonun telefonu çaldı. Arayan 30 yaşlarında, Sibel isminde bir bayandı. Bir parça dinlemek istediğini, ses tonumu beğendiğini falan söyledi. İstek parçasını çaldım, şiirin birini ona armağan ettim. Az sonra teşekkür etmek için tekrar aradı, ancak benimle konuşmak için fırsat kolluyordu. Ona, programımın sonuna yaklaştığımı, 10 dakika sonra ararsa rahat rahat konuşabileceğimizi söyledim. Ve programım bitince tekrar aradı, konuşmaya başladık. Sibel lafı seks’e getirmeye çalışıyordu. En sonunda itiraf etti, kocasının işi gereği sık sık şehir dışına gittiğini, az önce de kocasıyla birlikte olduğunu, ama kocasının kendisini tatmin edemediğini söyledi. Açıkçası kadının durumuna üzüldüm. Derken başladık telefonda seks yapmaya. Belki ses tonumun etkileyici olmasından, belki de orgazmı yaşayamamış olmasından dolayı çok harika bir telefonsex yaşamıştık.

Daha sonraki gecelerde telefonda seks olayımız devam etti. Birkaç gün sonra aradı ve benimle buluşmak istediğini söyledi, ama ben kabul etmedim. Nihayetinde evliydi ve ben başıma bela almak istemiyordum. Kocasının şehir dışına çıktığı bir gece, yine ben şiir programı yaparken, Radyonun kapısı çaldı. Açtığımda karşımda, sarışın, oldukça bakımlı, üzerinde askılı kırmızı bir elbise ve hafif makyajıyla tam bir afet bulmuştum. Kendini Sibel diye tanıttığında, bir yandan neden bugüne kadar onunla buluşmadım diye kendime kızıyordum, bir yandan da beni beğenmeyeceğini düşünüyordum.

Kumanda odasına geçtik. Ben bir süre şiir programına devam ettim. Bana, “Şiirleri senin yanında dinlemek çok güzel!” gibi laflar ediyordu. Ama ben ona bakmaktan ne dediğini tam olarak anlamıyordum. Daha sonra telefonda yaptığımız seksten bahsetti ve “Bana telefonda yaptıklarını burda yapmayacak mısın? Yoksa sen sadece telefonda mı erkeksin?” dedi. Resmen beni gaza getirmeye çalışıyordu. Şiir programına ara verdim, birkaç duygusal müzik attım ve Sibel’i elinden tutup dansa kaldırdım. Dans etmek bahaneydi, ben bir yerden olaya başlamak istiyordum. Dans ederken kalçalarını okşamaya, daha sonra sertçe sıkmaya başlamıştım. Ben sıktıkça Sibel kendini bana yaklaştırıyor, sertleşen sikimi bacak arasında hissetmek ister gibi davranıyordu.

Artık ok yaydan çıkmıştı. Saçlarından tutup bir anda önüme çöktürdüm. Fermuarımı indirip sikimi okşamaya ve sonra da ağzına almaya başladı. Dişleri sikime dokundukça daha da tahrik oluyordum. Uzun uzun, taşaklarımdan sikimin ucuna kadar yaladı, emdi somurdu. Dilini, acemice de olsa, bana büyük zevk verecek şekilde kullanıyordu. Daha sonra onu ayağa kaldırıp masanın üzerine oturttum ve kırmızı tangasını çıkardım. Bacaklarını araladım, kasıklarını, amını okşamaya, daha sonra da yalamaya başladım. Amındaki kıllar çok kısaydı ve biçimli bir şekilde traş edilmişti. Amını yalarken arada dudaklarımla amının kıllarını çekiştirip hafif acı çekmesini sağlıyordum. O sıradaki inlemeleri beni deli ediyordu. Sonra ayağa kalkıp, o masanın üzerinde otururken bacak arasına geçtim ve sikimi amına sürtmeye başladım. Onu iyice çıldırtmak istiyordum.

“Lütfen sok!” diye inliyordu. Yavaşça sikimi amına sokmaya başladım. Sikimin her santimini amının derinliklerinde hissetmesini istiyordum. Yavaş yavaş tamamı içine girince, “Ohhhh!” diye inledi. Amından çıkıp, bu sefer daha hızlı ve sert biçimde tekrar soktum. Gittikçe tempoyu arttırdım. Daha hızlı sokuyordum ve ben soktukça onun inlemeleri, Ahh’ları benim Ohh’larıma karışıyordu. Bu şekilde onu sikmeye devam ederken, o bir defa boşaldı. Ben kontrolü elimde tutarak boşalmak istiyordum. Onun boşalırken kasılmalarını sikim içindeyken izledim. Vücudunun titremesini, gözlerinin kaymasını saniye saniye izledim.

Sonra onu masadan indirip, en sevdiğim pozisyonu uygulamak üzere, masaya doğru eğilmesini söyledim. Sikim halen kazık gibiydi. Arkasından bir elimle belini tutup, aynı şekilde sikimi amına sürtmeye başladım. Ara sıra sikimi jop gibi kalçalarına vuruyordum. O bembeyaz teni sikimin iziyle kıpkırmızı oluyordu. Ve hiç tahmin etmediği bir anda sikimi kaygan amına tekrar soktum. Belinden tutup makineyi adeta seriye aldım. Deli gibi girip çıkıyordum. Sibel, “Sik beni, parçala amımı, doyur beni erkeğim!” diye inliyor, bir yandan da kocasına kızgınlığını dile getiriyor, “Sen sikemezsen siken bulunur!” diye söyleniyordu. Son zamanlarda yaşadığım en iyi sex deneyiminin içinde olduğunun farkındaydım. Ve o önümde domalırken boşalmaya yaklaşıyordum. Sibel orgazm olmuş boşalmış, “Hadi sen de boşal erkeğim!” diye inliyordu. Riske girmemek için amından çıkıp sırtına boşaldım. Sonra da bacaklarından süzülen am sıvılarına uzun uzun baktım.

Biraz oturup, kocası ve sex hayatı hakkında sohbet ettik. Kocasının başka bir kadınla daha olduğunu, kendisiyle sexi sadece yapması gerektiğini düşündüğü için yaptığını ve sex esnasında hep kendini düşündüğünü söyledi. Bu sohbet esnasında kahvelerimizi içerken, ben de programımın kapanışını yapmıştım. Sonra kanepeye geçtik. Sibel’in külotu kanepede duruyordu, giymemişti daha. İkimizin de arzuları gözlerimizden belliydi. Tekrar öpüşme okşama derken, elbisesinin eteğini kaldırıp, külotsuz amını okşamaya başladım. Sibel gözlerini kapayarak kendini bana bırakmış, sadece hissettiklerini, düşlediklerini mırıldanıyordu: “Sik beni, bu gece yarağa doyur beni, karın olayım senin, günlerce sik beni!” diyordu. Bacaklarını omzuma kaldırıp, amını hoyratça sikip bir kez daha orgazm ettim Sibel’i…

Gece sonunda Sibel 3 defa, ben 2 defa boşalmıştım. Ama ikimiz de sikişmeye doymamıştık 🙂