Adım Zafer, Ankara’da oturuyoruz, 15 gün kadar önce Bursa’ya işim
gereği3 günlüğüne seyahate gitmiştim. Bu sırada karşı daireye yeni bir
kiracıtaşınmakta idi. Ben yokken kiracı ile karım çok ciddi kavga
etmişler, sebeptekiracının merdivan girişine geçici olarak koyduğu
katlanmış halının bizimmerdivendeki çiçeğin üzerine düşüp kırması.
Merdivenin bizden yukarısıkullanılmadığından karım orada çok güzel
çiçekler büyütür. İşte bu sebepten dahailk gün komşu ile aralarında çok
ciddi kavga çıkmış ve birbirlerine ağırhakaretler ve küfürler
yağdırmışlar. Bu arada yeni komşu kocasını ve çocuklarını5 yıl önce bir
kazada kaybetmiş 35 yaşlarında bir dul. Ben olayları
telefondaöğrendimKarımı ne kadar sakinleştirmeye çalışsam da “öldürecem o
orospuyu” diyor başkabir şey demiyordu. Sonradan öğrendiğime göre
kadıncağız karımdan özür dilemişhatta karım kendisine bir taraftan
hakaret ederken o kendi çiçeklerinden engüzelini kırılan çiçeğin yerine
koymuş ama nafile, bizimki coşmuş bir kere.Zaten çok asabidir, bu yüzden
çok kavgalarımız olmuştur.Seyahatten döndüğümden sabahın beşiydi ve
arabamı her zamanki gibi binanınönündeki park yerine çektim. Eve
geldiğimde karım beni karşıladığı andanitibaren komşunun kendisine
yaptıklarını anlatmaya başladı, o kadar hararetleanlatıyordu ki 2-3
dakika bile dinlemeden yorulmuştum. Sonra konuşuruz dedim veyattım. Saat
11 gibi karım kahvaltı hazırlamış beni kaldırdı. Duş alıp evdençıkmam
12’yi buldu. Bu sırada devamlı karım olayları anlatıyordu. Ancak
benanlattıklarından kadıncağızın özür dilediğini, hatasını telafi için
çok dahadeğerli bir çiçeği yerine koyduğunu, olayı karımın büyüttüğünü
anlamıştım. Ama“Sen merak etme karıcığım her şey yoluna girer” gibi
geçiştirici sözlersöylüyordum.Arabamın yanına indiğimde tam arkama bir
BMV’nin park ettiğini ve benim çıkışımıkapattığını gördüm. Bu arada
benim araba da Honda Civic. Arabanın camına konankağıtta 27 numaradayım
yazıyordu. Oda ne… 27 numara karşımızdaki daire.. yanikarımın düşmanı
.. diye şaşkın şaşkın 27 numaranın ziline bastım. Diafondan birbayan
“Kim o” dedi, ben de “BMV sizin mi, arkamı kapatmış dedim”. Bizim
komşu“evet hemen geliyorum” derken kendini tutamadı ve bastı kahkahayı.
Tabi benbozulmuştum, zaten acelem vardı, hem arabamın arkasını kapatıyor
hem de pişkinpişkin gülüyordu. Şimdi, karımla kavgasını yorumlarken bu
hatuna acıdığım içinkendime kızıyordum. Hem neden bana gülmüştüki,
böylelerine iyi bir dersvermeliydi. Bu düşünce ve sinirle ellerimi
sallarken arabamın anahtarı elimdenkurtulup ızgaraların arasına
düşmezmi, sinirden kudurmak üzereydim. Hırslaızgaralara yapıştım ama
yerinden oynamıyordu. Derinliği 1,5 metre vardı ve benimanahtarlar
hafiften akan çamurun arasından bana bakıyordu. Ben eğilmiş anahtarlar
ve ızgara ile uğraşırken diyafondaki kahkaha yinearkamda patlamıştı.
Bizim komşu “sadece arabanın değil sizin arkanızı dakapatılması
gerekiyor” gibi bir şeyler söylüyor bu arada da gülme kırizigeçiriyordu.
Ben eğilip ızgaralarla uğraşırken tişörtümden sırtım yarıya
kadaraçılmıştı. Sinirle geriye döndüğümde karşılaştığım manzara beni
oldukçaetkiledi. Karşımda esmer uzun saçlı 175 boylarında kelimenin tam
anlamıyla efetgibi bir bayan duruyordu. O da bir an sustu ve özür
dilemeye başladı, “kusurabakmayın önce arabamın arkasını kapatmışsınız
deyince aklıma bir şey geldigüldüm, aşağı inince de sizin arkanız
açılmıştı, kendimi tutamadım” derken yinegülmeye başladı. Ben de
gülmemek için kendimi tutarken aklıma anahtarlarımgeldi. “İyi ama sizin
yüzünüzden anahtarlarımı düşürdüm, şimdi ne yapacağım”dedim. “Onu
çıkarttırırız, gideceğiniz yere de ben bırakayım” dedi. Çaresizkabul
ettim. Önemli bir teklifi 1 saat içersinde elden vermem gerekiyordu. Ama
son anda teklif mektubunun arabamda olduğunu hatırladım, tek çarevardı,
işyerine gidip yeniden yazdırmak ve yetiştirmek.. İkimiz birden
panikolduk, uzatmayayım bu işlemleri yetiştirdik. Bu arada komşumun
adının Zeynepolduğunu ve bir turizm şirketi sahibi olduğunu öğrendim.
Tabi o da benim karşıkomşusu olduğumu öğrendi. Ben ondan karım adına, o
benden bütün olanlar içinözür diliyordu. Ancak karıma çok bozulmuştu.
Kendisine defalarca orospu demişti.Uzatmayayım biz o günün akşam
yemeğinde de beraberdik ve espiriler bibiri ardınapatlıyordu,
bulunduğumuz ortam müzikli ve romantik bir ortamdı. Ben de Zeynep
tegülmekten yorgun düşmüşçesine birden bire sustuk. Bakışlarımız
sankikilitlenmişti. Sadece birbirimize bakıyor ve sanki şiirler
okuyorduk. Zeynepdayanılmaz derecede güzeldi, ve ortamın loş ışıkları
sanki ona ikinci bir makyajyapıyordu. Bu büyülü dakikaları aptal
garsonun “tatlıda istermisiniz” sözübozdu. Aynı anda ben “evet” Zeynep
“hayır” dedi, sonra ben “hayır” o “evet”derken biz yine bastık
kahkahayı. Sonra ikimizde tavuk göğsü siparişi verdik. Buarada yine
espiriler ve gülüşmeler devam ediyordu. Siparişlerimiz geldiğindebenim
aklıma şeytanca bir espiri gelmişti. Tavuk göğsünü tattım ve “hımm benim
çok tatlıymış, eminim benim göğsüm seninkinden daha tatlıdır” dedim,
tabizeynepte hemen atıldı “yaa beniki daha tatlıdır” derken ben
kahkahayı bastım.Tabi o da tongaya düşmüştü önce utandı sonra oda
gülmeye başladı. Daha sonra birbirimizin tabağından tadarken biz yine
“hımm seninkidegerçekten tatlıymış” “yok seninkide baya tatlıymış” gibi
espiriler yapıyorduk.Zeyenebin “seninkide çok tatlıymış” derken kaşığı
anlamlı bir şekilde yalamasıbeni iyice delirtmişti. Tam zamanıydı onu
dansa kaldırmalıydım, hiç sormadımelinden tuttuğum gibi hadi dans
edelim dedim. Elindeki kaşığı zor bıraktımasaya. Derken biz dans etmeye
başladık, ancak ben dans etmiyor sankisevişiyordum. Zeynebin ilk kez
elini tutmuştum, eli yumuşacıktı, müthiş birkokusu vardı, beli
incecikti. Göğüs ölçüleri biraz fazla olmalıydı, oldukçaçıkıntı
yapıyordu, ama dimdikti. Dansın hemen başında Zeynep iki eliyle
omzumdantutmaya ben de iki elimel belinden tutmaya ve bu şekilde dans
etmeye başladık.Daha sonra vücutlarımız ister istemez yaklaşmaya
başladı, nefesi nefesimekarışıyor, kısa ve kesik kelimelerle birbirimize
bir şeyler söylüyorduk. Birazsonra bizim tutmalarımız sarılmaya
dönüşmüştü, Zeynep benim başımı d!öndürmüştü. O da benden farklı
değildi, adeta nefesi kesilmişti. Konuşamıyor,konuşmaya çalışıyor yarım
kalıyordu. Bana, “neden susuyorsun” dedi. Bütüncesaretimi toplayarak
“güzelliğinin karşısında dilim tutuldu” ne yapacağımışaşırdım derken
kolları boynuma daha bir sarılmıştı. Aynı anda bende beliniokşuyordum.
Kontrolden çıkmış bedenimiz dudaklarda birbiriyle buluştu ve
bizetrafımızdakileri umursamadan delice öpüşüyorduk.. O kadar şehvetle
ve deliceöpüşüyorduk ki neredeyse boşalacaktım. Birden aklım başıma
geldi, etrafımabaktım ama kimsenin umurunda değildi. Zeynep te sanki
utanmıştı birden, “hadioturalım” dedi. Daha sonra hesabı isteyip
kalktık. Araba ile eve doğru giderkençok karışık bir durumdaydım. Zeynep
birden firene bastı ve kenara çekti. Sonrabirdenbire birbirimize
yumulduk, ama burası hiç uygun değildi. Zeynep yenidenarabayı hareket
ettirdi amam yön değiştirmişti, az sonra zeynep’in ofisindeidik. Daha
kapıyı kilitler kilitlemez birbirimize saldırdık. İkimizde öpüşmüyor
adeta birbirimizi yiyorduk. Zeynepin göğisleri vücudumadeğdikçe beni
deli ediyordu, biz öpüşürken onlar yana fırtıyordu.. Bir
taraftanellerimle salarını, omuzlarını, ve kalçalarını okşuyor ve
poposundan kendimedoğru bastırıyordum. Benimki kazık gibi olmuş
pantalonum çadır gibi olmuştu. Bizöpüşürken elbisesine rağmen aşağıda o
da boş durmuyor zeynepin bacaklarınınarasıda bir şeyler arıyordu. Sonra
bir ara Zeynep benimkini tuttu ve hedefineyani kadınlığına sürtmeye
başladı. Benimki pantalonun içinde onun da elbisesiolduğu halde ilk
buluşma çok heyecanlı olmuştu. Sonra onu koltuğa yatırdım, oana kadar
çok hırçın davrandığımı düşünerek nazikçe yüzünü ve saçarını
okşamayabaşladım. Zeynep hareketsiz bir şekilde yatıyordu, her şeyi bana
bırakmıştı.Yavaş yavaş göğüslerine doğru indim, elbisesinin üzerinden
sertliklerianlaşılıyordu. Daha sonra onu tamamen soydum, her parça
elbisesini çıkartırkendudağına bir öpücük konduruyor, ve onayını
alıyordm. Zeynep sadece gözlerimin içine bakıyor ve her şeyi bana
yaptırıyordu. En son kırmızıkilotu ve sütyeni kalmıştı. Sütyeni
memelerini zor tutuyordu, her an arasındanfışkıracakmış gibi
duruyorlardı. Dayanamıyordum artık, sütyenini çıkartırkenkalp atışım
sanırım 150 falan olmuştu. Memelerinin güzelliği diriliği beni
delietmeye yetmişti. Öpmüyor adeta ısırıyordum, Zeynep yine konuşmuyor
ancak “ıhhhh”sesleri ile aldığı zevki ilan ediyordu. Memelerinden
aşağılara inmeye başladım.Göben çukuruna gelince yine durakladım, çünkü
zeynepin buradan çok hoşlandığınıkeşfetmiştim. “ıhhh” sesleri “ahhh
ahhhh” seslerine dönüşmüştü. Göbek çukurunuyaladıkça Zeynep havalara
çıkıyordu. Sonra biraz daha aşağı indiğimde o mükemmelmanzara ile
karşılaştım. Kırmızı kiotu kadınlığını kapatıyor kenarlarındansadece
traşsız kadınlığı görünüyordu.. O kadar yakışmıştıki kilotu
çıkartmayakıyamadım önce üzerinden okşamaya başladım. Çok tahrik edici
görüntüsü vardı.Elimle kilotun altına küçük ziyaretler yaparken
baldırlarını yalıyor ve zeynepi bulutlarda gezdiriyordum. Tabi
beraberdik.Parmaklarım kilitorisine değdiğinde Zeynep şiddetli bir
“ahhh”daha çekti, artıkkendini kontrol edemiyordu, parmaklarımı her
hareketinde kalçalarını havayaatıyor inleyerek yere indiriyordu.
Gittikçe bu hareketler kasılmaya dönüştü vehaykırarak boşaldı. Daha
bitmemişti, ani bir hareketle kilotunu çıkarttım vebacaklarının arasında
yerimi aldım, zeynepi delirtmeye kararlıydım. Daha ben işebaşlamadan
gözleri irileşmiş yüzü değişik bir hal almıştı, kilitorisini baş
veişaret parmağımla tutup dilimle küçük darbeler atmaya başladığımda
artık sesihomurtuya dönüşmüştü. Bu ses tonu bile beni deli etmeye
yetiyordu. Ona zevkverdikçe daha fazla zevk alyor ve dil darbelerimi
daha da arttırıyordum.Çok sürmeden Zeynepin kasılmaları tekrar arttı ve
haykırarak boşalmaya başladı.Bu arada saçlarımdan tutarak başımı
bastırıyordu. Bunu refleks olarakyaptığından adeta saçlarımı yoluyordu.
Sonra birden ayağa fırladı ve benide kaldırdı. Şimdi roller değişmişti
ve o benisoymaya başlamıştı. Kilotum kalana kadar soydu beni aynı
koltuğa beni yatırdı,şimdide ben her şeyi ona bırakmıştım. Önce
dudaklarımdan başladı öpmeye, sonraboynuma oradan göğüslerime. Bu arada
eliyle kilotumun üzerinden penisimiokşuyordu. Daha henüz yumuşacık eli
penisime değmemişti.Sabırsızlık heyecanımıdaha da attırmıştı. Omuz
başlarıma işleriyle masaj yaparken birden elinkilotumun içine soktu, ilk
defa eli değdiğinde içim bir tuhaf oldu. Zeyneppenisimi okşarken ben de
kendimi bırakmış ve “ıhhh” sesleri çıkartmayabaşlamıştırm. Yavaş yavaş
aşağılara doğru indi ve kilotumla birlikte penisimiısırmaya başladı, diş
darbeleri acıtmıyor heyecanımı doruklara çıkartıyordu.Aklımda hep
penisimi ağzıma alacağı an vardı. Birden ani bir hareketle
kilotumuçıkarttı. Bir süre penisimi seyrettikten sonra başına öpücükler
kondurmayabaşladı. Az sonra penisim zeynepin sıcacık ağzındaydı. Evli
olmama rağmen oral sex hiç yaşamamıştım. Bütün bedenimle havalandığımı
zannettim. O kadarçok zevk alıyordum ki daha ilk gidiş gelişte
boşalacaktım. Kendimi tutmamarağmen bir süre sonra zeynebin ağzına
patladım. Ancak zeynepte hiçbir değişiklikolmamıştı. Aynı iştahla gidip
geliyordu. Hatta benim boşalmam onuda çolgınaçevirmiş daha da hızlanarak
penisimi emmeye devam ediyordu. Bir damla bilemenimi boşa gidermedikten
sonra yine ani bir hareketle üzerime çıktı, penisimiyerine hizaladı ve
üzerine oturdu. Zeynebin içersi ateş gibi yanıyordu vedaracıktı.
Üzerimde o kadar hızlı kalkıp oturuyorduki kalçalarının
baldırımavurduğunda çıkarttığı ses ile haykırırken çıkarttığı sesi
birileri duyacak diyekorkmuştum. Biraz sonra koltuktan aşağı düştük ve
bazen o altta bazen ben müthişbir tempoyla sevişmeye başladık.
Denemediğimiz pozisyon kalmadı içine herboşalmamda zeyenp deliler gibi
bağırıyor zevk çığlıkları atıyordu. Ben de Zeynepte defalarca boşaldık.
Bu şekilde 4- saat seviştikten sonra aklıma saat geldi. Bir baktım saat
gecenin ikisi olmuştu.. Eşime nasıl biryalan uyduracağımı düşünerek
toparlanmaya başladık. Eşimin son günlerdeki enbüyük düşmanı ile
yaşadıklarımıza inanamıyordum. İşin garibi hayatımda hiç bukadar zevk
almamıştım, ayrıcada sanırım eşime bu kadar fazla zevk te
vermemiştim.Zeyneple eve yakın bir yere kadar gittik, o arabası ile ben
de az sonra birtaksiye binip eve döndük.. Eşim çoktan uyumuştu,
sırtından sarılıp yatarkennerede kaldığımı sordu bende eski bir
arkadaşımla kaşılaştığımı onu yemeğegötürmek zorunda kaldığımı söyledim.
Bu ilk yalanımdı ancak son yalanım olupolmayacağı konusunda emin
değilim. Bakalım zaman ne gösterecek.